Antalya’nın Manavgat ilçesinde 25 yıldır bekçiliğini yaptığı 500 dönümlük arazinin tuzlu toprak yapısını kıymetlendirerek deniz börülcesi yetiştirmeye başlayan Mustafa Gökçe, 7 sene sonra yılda 3 tonluk üretim yaptı.
Denizyaka Mahallesi’nde 700 dönümlük çiftliğe 1999’da devlet tarafından kayyum atandıktan sonra bekçilik vazifesine getirilen Gökçe, bir mühlet sonra özel bölüme geçen çorak topraklara hem hayat verdi hem de kendi girişimcilik öyküsünü yazdı.
AA muhabiri Fatih Hepokur’un haberine nazaran, Gökçe, yıllarca atıl kalan araziyi kıymetlendirme fikriyle yola çıkarak ne yetiştirilebileceğini araştırmaya başladı.
Toprağın yüksek tuz içeriğini avantaja çevirmeyi amaçlayan Gökçe, arazinin deniz börülcesi üretimine uygun olduğunu öğrendi.
Gökçe, yaklaşık 7 yıl evvel Mersin’den getirdiği beş kök deniz börülcesiyle başlattığı deneme süreci sonunda bugün 500 dönüme ulaşan ekim alanında üretim yapıyor.
Mustafa Gökçe, AA muhabirine, evvelden deniz suyu ile karides yetiştirilen çiftlik ile toprağının özel bölüme geçmesinin akabinde da vazifesine devam ettiğini söyledi.
Çiftliğe birinci geldiğinde her tarafın boş olduğunu belirten Gökçe, “Eşimle bu araziyi pahalandırmak istedik. Çiftliğin sahibine durumu anlattık. O da sağ olsun ‘İstediğinizi ekebilirsiniz, burayı değerlendirin’ dedi. Burada ne yapabileceğimizi düşünürken, deniz börülcesinin yetişebileceğini öğrendim. İzmir ve Mersin’e gidip oradaki deniz börülcelerini inceledim ve numune olarak birkaç kök getirdim. Her yıl üretimi artırdım. Birinci başta 1 kilo, sonra 100, 200, 300 kilo derken şu an 3 tonluk bir üretime ulaştım.” dedi.
‘BALIK RESTORANLARI, HAL VE PAZARCILARA SATIYORUM’
Gökçe, nisanda yeşeren ve çoklukla kasıma kadar hasadı devam eden deniz börülcesinin, bu yıl kuraklık nedeniyle hasadının eylülde tamamlandığını anlattı.
Başlangıçta balık restoranlarına tanıtım hedefli fiyatsız olarak verdiği deniz börülcesinin bugün iç piyasada büyük ilgi gördüğünü söz eden Gökçe, şöyle devam etti:
“Hiçbir kimyasal ve gübre kullanmıyorum. Doğal olarak yetiştiriyorum. Olağanda İzmir’de yabani olarak yetişiyor. Türkiye’de birinci üretenim diyebilirim. Şu anda yüklü olarak balık restoranları, hal ve pazarcılara satıyorum. Bazen taleplere yetişemiyorum. Üretim kapasitesini artırıp 3 tondan birinci başta 10 tona sonra 50 ve 100 tona çıkarmayı planlıyorum. Amacım, büyük bir salamura tesisi kurup Avrupa’ya ihracat yapmak.”
(ANADOLU AJANSI)